Ey Cemâlin Kâbesi Oldu Merâm-ı Hâcıyân

-Şemseddin Sivâsî-

Ey cemâlin ka‘besi oldu merâm-ı hâcıyân
V’ey celâlin kıblesi oldu garâm-ı âşıkân

Vasfına yokdur nihâyet zâtını bilmez ukûl
Hem tefekkürden münezzeh bî-tulû u bî-ufûl(1)

Zerreye etsen nazar hurşîd olur çâr-mekân
Katreye ger iltifât etsen olur ummâna kân

Çün muzâf oldu sana yek harf ile ahcâr-ı Tîn
Hoş adı beytü’l-atîk oldu bu leb kadr-i semîn

Hükmün ile buldu senden çün şeref seng-i siyâh
Bûse-gâh-ı halk olupdur yüz sürer her pâdişâh

Kudretinle çâh-ı zemzem buldu câh-ı bî-kerân
Katresine teşnedir lebhâ-yı cümle hâcıyân

Pest iken cümle cibâl içinde kûh-i marifet
Çün inâyet erdi senden buldu kadr-i mekremet

Yeller ile sa‘y edüp bulsa tavâf ile safâ(2)
Varmasa ol dağa hâcı haccı olur nâ-revâ

Mâhasal sendendir cümle seâdet mâyesi
Hem hidâyet ehlinin sendendir sermâyesi

Günümüz Türkçesiyle Anlamı:
Hacıların maksadı cemalinin Kâbe’si (senin cemalini seyretmek), âşıkların arzusu celalinin kıblesi. Ya Rabbi, seni vasfetmenin, anlatmanın haddi hududu yok. Akıllar zatını bilemez. Üstelik sen, seni tefekkür etmekten münezzehsin. Sen doğmuş da değilsin, ölümlü de (ezelî ve ebedîsin). Zerreye nazar etsen dört bir yana güneş gibi doğar. Eğer damlaya iltifat etsen engin denizin (okyanus) membaı olur. Ona bir harf ile Tin’in taşları eklenince güzel adlı “beytü’l-atîk”in (eski ev/Kâbe), bu kenarı çok kıymetli oldu (Haceru’l-Esved Kâbe’ye yerleştirilince kıymeti arttı). (?) Senin hükmünle siyah taş (Haceru’l-Esved) şeref bulunca insanların öptüğü (istilâm ettiği yani öptüğü, el sürdüğü veya uzaktan el kaldırarak selamladığı), her padişahın yüz sürdüğü bir yer oldu. Kudretinle zemzem kuyusu sonsuz bir kıymet kazandı. Susamıştır tüm hacıların dudakları o zemzemin bir damlasına. Marifet dağı bütün dağların en alçağı iken senin lütfunla yüceldi. Hacı yellerle say etse, tavaf ile safa bulsa ama o dağa (Arafat) varmasa haccını eda etmiş olmaz. Hulasa, sendendir bütün saadetlerin aslı. Hidayete erenlerin de sendendir sermayesi.

Şiir Notları:
(1) Bakınız: İhlas, 112/1-4. (2) Yel: Esinti, rüzgâr/Pehlivan, bahadır, kahraman.


Destek ol 
Rastgele Getir