Gil Mehor…

-Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî-

Gil mehor gilrâ mehar gilrâ mecû
Z’an ki gil hôrêst dâim zêrd rû

Dil behôr tâ dâimâ bâşî cevân
Ez tecellî çehreet çün erguvân

Günümüz Türkçesiyle Anlamı:
Çamur (toprak) yeme, çamuru satın alma, çamuru arama. Çünkü çamur yiyenin yüzü (benzi) daima sarıdır. Günül ye (gönle doğan manevi feyizle gıdalan) ki daima genç kalasın. (İlahi) tecelliden çehren erguvan (çiçeği) gibi olsun.

Şiir Notları:
“Fâilâtün/ fâilâtün/ fâilün” – Beyitte geçen “çamur/toprak yeme” anlamı verdiğimiz kelime, bildiğimiz toprak anlamının yanı sıra belki şöyle de şerh edilebilir: “Çamur/toprak yeme” yani topraktan yaratılmış insanın etini yeme, gıybetini etme. Yine “toprağı satın alma” derken burada, mal mülk biriktirme sevdasına düşme gibi de şerh edilebilir Allahu a‘lem. Bakınız: “Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” (Hucurat, 49/12); “Mal toplayarak onu tekrar tekrar sayan, diliyle çekiştirip alay eden kimsenin vay haline!” (Hümeze, 104/1-2)


Destek ol 
Rastgele Getir