Gölgelere Dair

-Erdem Bayazıt-

Suların karardığı bir çağda birtakım günah yüklü
gemiler harekete hazırdı / iyice biliyorum
gölgeler vardı / kalın tasmaları vardı gölgelerin / ürkek sesler
suları yarıyordu / bakıyorsunuz
kuşlar bayağı gülüyordu / karanlık gölgeleri
ürkütüyordu / onlar bağlı olmayı hoş
görüyorlardı / korkarken ölümü düşünüyorlardı muhakkak.

Kafaları kalındı beliydi
Gözleri kalındı belliydi
Kulakları kalındı beliydi

Aslında kafalarının kalın olması / gözlerinin kalın
olması önemliydi onlar için / incelik dedin mi
kötülük geliyordu akıllarına.

Onlar bir gemiye bindiler
‒ben ona günah yüklü gemi dedim
Onlar oturup tasmalarından ötürü gönendiler
‒ben onlara gölge dedim

Halbuki bana bakıp yadsıyorlardı / benim onları tasmalarından
ötürü küçük gördüğüm belliydi / benim onları başında ve sonunda sevdiğim belliydi / ama anlaşamadığımız muhakkaktı.

İşte ben bu noktada dururdum
Denize baktım iyi dedim
Doğrusu hep doğaya bakıp iyi diyordum.

Ama gölgeler ilgileniyorlardı / utanıyordum
Hep araçlardan söz ediyorlardı / ben utanıyordum

Sonra bir çağ geldi / baktım kafamda karıncalar vardı /
sonra yapılardan yollardan bıkmıştım / kirli
sokaklar beni ürkütüyordu / kötü meydanlarda
boğuluyordum / suları borulara almalarına
kızıyordum / hele hele hep düğmelere basıp
yaşamalarına çok çok içerlemiştim / sonra
kalkıp afrikaya gittim / ohh afrikaya.
Maraş, 1958

Şiir Notları:
Şiirler: Karanlık Duvarlar – Gönenmek: Mesut olmak, bahtiyar olmak, mutlu olmak, gün görmek. Yadsımak: Yaptığını inkâr etmek, yabancı kalmak, yokumsamak, yok saymak.


Destek ol 
Rastgele Getir