Ölüm Risalesi: Son Söz

-Erdem Bayazıt-

Ve zaman döne döne
Gelmişti başlangıç noktasına
İlk yaratılış düğümüne

Mahlûkatın var olduğu
Yüzüsuyu hürmetine
Evrenin Efendisinin
Kavuşmak vakti gelmişti sevgilisine.

Hayatın menbaı
Merhametin son durağı
Mâdeni, muhabbet ocağının
Ateşler içindeydi
Yatağında.
İltica etmişti sanki Kâinat
Kutsal tenine
Hayata şafak olan alnında
Ter taneleri
Her biri insanlık çilesinden
Bir haberdi sanki.

Bir an oldu
Aralandı gözleri
Sonsuzu kuşatan bakışları
Süzdü ciğerpâresi Fatımayı
Süzdü tek tek çevresindeki
Can dostlarını
Kıpırdadı dudakları, dedi:
‒Ebubekir kıldırsın namazı

Sonra daldı daldı uyandı
Son defa aralandı
Bakışları
Yöneldi bir noktaya
Karar kıldı bir noktada
Ve dedi:
‒Merhaba ey refik-i âlâ!

Olacak oldu
Akıllar kamaştı
Kalbler tutuştu
Feryat ve figan gökleri tuttu
Çekti kılıcını Faruk olan
Sıçradı orta yere:
‒ Kim derse “O öldü”, öldürürüm!

Ayrılık ateşinden
Ateşin şiddetinden
Sanki bendler çözülmüş
Felekler çökmüştü
Şuur tutuşmuş
Akıl iflas etmişti.

Sonra sıddıyk olan
Yetişti geldi
Baktı baktı yatağında hareketsiz yatan sevgiliye
Mağarada arkadaşına Hicrette yoldaşına
Sonra baktı çevresine
Mahşerden önce mahşer hâli yaşayan(1)
Ashabına
Âline.
Ebubekir dedi:

‒ Ey nâs, susun!
Kim ki Resulullaha tapmaktadır
Bilsin ki Resul ölmüştür
Kim ki Allaha tapmaktadır
Bilsin ki Allah ölmez
Hayy ve Lâyemuttur

Ey nas, susun!
İnnâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn.”(2)

Sonra eğildi sevgilinin yüzüne
Sürdü bulutlanmış gözlerini
O güzellikler ülkesine
Baktı baktı ve dedi:
‒ Hayatında güzeldin
Ölümünde güzelsin
Öldün
Bir daha ölmeyeceksin!

Ankara, 1984

Şiir Notları:
(1) Mahşer: Ahirette dirilip toplanacağımız yer. (2) Bakara, 2/156.


Destek ol 
Rastgele Getir