Sadr-ı Cemi'i Mürselîn
-Aziz Mahmud Hüdâyî-
Sadr-ı cemî‘-i mürselîn sensin yâ Resûlallâh
Rahmeten li’l-âlemîn sensin yâ Resûlallâh
Nûrun sirâc-ı vehhâc âlemler sana muhtâc
Sâhib-i tâc ü mi‘râc sensin yâ Resûlallâh
Âyine-i Rahmânî nûr-ı pâk-i Sübhânî
Sırr-ı seb‘u’l-mesânî sensin yâ Resûlallâh(1)
Şâhidin Leyle-i İsrâ sübhânellezî esrâ(2)
Câmi‘-i cümle-i esmâ sensin yâ Resûlallâh
Ey menba‘-ı lütf u cûd yerin makâm-ı Mahmûd
Yaradılmışdan maksûd sensin yâ Resûlallâh
Cânlar içinde cânân ma‘den-i ilm ü irfân
Ceddim ve pîrim sultân sensin yâ Resûlallâh
Açan râh-ı tevhîdi bulan sırr-ı tefrîdi
Hüdâyî’nin ümmîdi sensin yâ Resûlallâh
Şiir Notları:
(1) Seb‘u’l-mesânî: Yedi ayetten müteşekkil (meydana gelen) Fatiha suresi.
“And olsun ki sana daima tekrarlanan yedi ayetli Fatiha'yı ve Kur'an-ı Azim'i verdik.” (Hicr, 15/87)
(2) “Kulunu (Muhammed’i (s.a.s.) bir gece Mescid-i Haram’dan (Mekke’den), kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa’ya (Kudüs’e) götüren Allah’ın şanı yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür.” (İsra, 17/1)