Sendeki Güzellik Ey Hüsnüşikâr

-Bayburtlu Âşık Hicrânî-

Sendeki güzellik ey hüsn-ü şikâr
Ne Âdem ne âlem ne cihanda var
Hüsnün cilâsında açılan buse
Ne Yakub ne Yusuf ne Kenan’da var

Kaşların fermandır gözlerin hâkim
Şems ile kameri eylemiş mahkûm
Sendeki adalet sendeki hüküm
Ne Davud ne oğlu Süleyman’da var

Zulmet geceleri kılarsın ruşen
Cemâlin görenler olur perişan
Sendeki dilberlik sendeki nişan
Ne Huri ne melek ne gılmanda var

Kirpiklerin oktur tutmuş âlemi
Kaşlarını yazmış kudret kalemi
Ey hüsn ü cemâlin medhin tamamı
Hem Tevrat hem Zebur hem Kur’ân’da var

Sana dost demişti ol ganî Hudâ
Seninçün bu âlem geldi mevcûda
Sendeki muhabbet sendeki sevdâ
Ne Mecnûn ne Leylâ ne Hicran’da var

Şiir Notları:
Hüsn-ü şikâr/hüsnüşikâr/hüsn-i şikâr: Hüsn, güzellik anlamındadır. Şikâr kelimesi ise av anlamının yanı sıra kolay ele geçmeyen, nadir bulunan şey için de kullanılır. Bu durumda “Hüsn-i şikâr” derken eşsiz güzel anlamı verilebilir. Huri: Cennet kızı, cennette hizmet eden güzel kızlar. Gılman: Cennette hizmet eden delikanlılar. Kudret kalemi: Kudret-i ilahi, Allah’ın kudreti. Kaşlarını yazmış kudret kalemi: Kaşlarını Allah kudret kalemiyle çizmiş. Tevrat: Kur’an-ı Kerim’de yahudilerin kutsal kitabına verilen ad. Zebur: İslam’da dört büyük/kutsal kitaptan biridir. Davud’a (a.s.) indirilmiştir. Zebur, Tevrat, İncil, Kur’an: İslam’da dört büyük/kutsal kitap olarak bilinir. Zebur Davud’a (a.s.), İncil İsa’ya (a.s.), Tevrat Musa’ya (a.s.) ve Kur’an-ı Kerim Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s.) indirilmiştir. “De ki: Ey Kitap ehli! Tevrat’ı, İncil’i ve Rabbinizden size indirileni (Kur’an’ı) uygulamadıkça hiçbir şey üzere değilsiniz…” (Maide, 5/68) el-Ganî: Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin kendisine muhtaç olduğu Allah. “Allah ganîdir, sizler de fakirlersiniz.” (Muhammed, 47/38)


Destek ol 
Rastgele Getir