Târîh-i Çeşme-i Sultan Ahmed Der Üsküdar

-Nedim-

Semiyy-i fahr-i mevcûdat Sultan Ahmed-i Gâzî
Şeh-i sâhib-meâsir zıll-i Hazret-i Vehhâb(1)

Emîn-i Yesrîb ü Batha mu‘în-i millet-i beyzâ
Ebâ ‘an cedd şeh-i dânâ hidivv-i tâhirü’l-ensâb(2)

O hâkân-ı keremkârın bu arz-ı cennet-âsâda(3)
Olub gufrân ile Ümm-i Safiyye hasleti der-hâb(4)

Ânın rûh-i şerîfin hayrile yâd eylemek kasdın
Derûn-i pâkine ilhâm edince Hâliku’l-esbâb

Vezîr-i A‘zam u Damad İbrâhîm Paşanın
Küll-kâmın hitâb-ı müstetâbıyle idüb şâdâb

Şeref-âbâdı bünyâd eyledikden sonra emriyle
Bu ‘ayn-ı zemzemin çün kıldı icrâsın âna işrâb

Turâb-ı kabrine merhûmenin ikrâm içün yabdı
Reh-i Hak’da diyâr-ı Üsküdara çeşme-i pür-âb

O Hâkân-ı cihânı dâima Hak eyleyüb te’yîd
Ne kâre azm iderse hükm-i Takdîr etsün istisvâb

Bu mısra‘la Nedîmâ söyledi târîh-i itmâmın
Bu şehri ile Sultân Ahmed eyledi sîr-âb(5)

Günümüz Türkçesiyle Anlamı:
Yaratılanların iftihar kaynağı Peygamber Efendimizin (s.a.s.) ismiyle müsemma (isimlenmiş) Sultan Ahmed-i Gâzî ki eser sahiplerinin şahı, Vehhab olan (sınırsız bağışlayan) Allah’ın gölgesi/halifesi! Batha’nın ve Medine’nin emini, bütün Müslümanların yardımcısı! Baba ceddinden bilgin şah! Safiyye Annemizin hasleti (cömertlik özelliği) bahşedilmiş olan nesebi tertemiz vezirine sebeplerin yaratıcısı Allah, mübarek ruhunun hayırla yâd edilmesi kastıyla uykusunda gönlüne ilham edince ve Vezir-i Azam ve Damat İbrahim Paşa da hoş bir üslupla bunu arz edince kerem sahibi Hakan bu cennet gibi yeri suya kandırdı. Ona emredip zemzem gibi olan bu şerefli yapıyı (çeşmeyi) yaptırtıp içirtti. Merhumenin (III. Ahmed’in annesi rahmetli Gülnuş Emetullah Sultan’ın) kabir toprağına ikram olsun için, Hak yolunda (Allah’ın rızasını gözeterek) Üsküdar semtine bu su kaynağı çeşmeyi yaptı. Hak Teala her daim o cihan Hakan’ına güç kuvvet vere. Hangi işe azmetse, yönelse Takdir’in (Allah Teala’nın) hükmü yerine gelsin (rızaya uygun olsun). Bu mısra ile Nedim tamamlama tarihini söyledi: Sultân Ahmed su ile bu şehri suya kandırdı. (Hicri 1141/Miladi 1728/1729) (Yaklaşık bir anlam vermeye çalıştık. Tam oturtamadığımız, hataya düştüğümüz kısımlar olabilir.)

Şiir Notları:
(1) Burada eser sahiplerinin şahı derken Allah Teala kastediliyor olabileceği gibi, sultan Ahmed kastediliyor da olabilir. (?) (2) Hidivv: Vezir, Sultan Abdülaziz devrinde (1861-1876) Mısır valilerine Mehmet Ali Paşa’dan sonra verilen unvan. İlk olarak Fuad Paşa’nın isteği üzerine Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın torunu İsmail Paşa’ya verilmiştir (1867). (3) Hakan: Türklerde ve Moğollarda hükümranlar için kullanılan ünvan (4) Peygamber Efendimizin (s.a.s.) hanımlarından biri olan Safiyye Annemiz, herkesin derdine derman olmaya çalışan bir annemizdir. İsyancılar Hz. Osman’ın (r.a.) evini kuşattığında, gizli bir geçit yaparak evine yemek ve su taşıdığı rivayet edilir. Vasiyeti gereği vefat ettikten sonra malının 1/3’ü yeğenine, kalan kısmı ise fakirlere dağıtılmıştır. (5) Bu son mısranın Arap harfleriyle yazımında harflerin sayı değerleri toplandığında üst satırda söylenildiği gibi çeşmenin hicri tamam olma tarihi 1141 sayısı elde edilir. (*) Üsküdar’da III. Meydan Çeşmesi’nde bulunan kitabelerden biri, Nedim’e ait olan bu şiirdir.


Destek ol 
Rastgele Getir